Instagram'dan yeni özellik..,

instagram kare fotoğraftan vazgeçiyor mu..?

Instagram yayımladığı blog yazısında yeni değişiklikler olacağını duyurdu. Instagram, yalnızca kare fotoğraf paylaşma özelliğini değiştireceğini ve uygulamaya 

İyi bir mektup yazmak zaman alır..,

illustrator Paul Bransom'un (1885-1979) Jimmy Hays'e mektubu. 1920'ler..

olağanüstü resimli mektuplar için aşağıya bakınız..

yeldeğirmeni'nde yeni yaşam..,

haftasonu doğduğum,
büyüdüğüm,
hala da oturduğum Yeldeğirmeni'nde fotoğrafa çıktım..
Fuji Fotoğraf Grubunun yancısı olarak..
son üç yılda büyük bir değişim geçiren
ve şimdi Kadıköy'ün Cihangir'i olan Yeldeğirmeni

yazının devamı ve diğer fotoğraflar aşağıda..

irlandalı adam..,

biliyorsunuz bu İrlanda 
ayrılıkçıdır zaten..
bulmuş gül gibi 
Birleşik Krallığı 
hala nankörlük yapar..
İRA falan, 

restorasyon komedisi..,

Bu nedir allahaşkına.. bu nedir..??!!

Buna restorasyon denmez.. 

Yıkıp, yeniden kafana göre yapmak denir buna.. !!

Kaşları kalın, bıyıkları badem olsun demişler..

Elleriniz kırılsın..!!

güzel şey..,

bu, soldaki nedir ya..?!

insan bunu alır iki sene yemez içmez öder..,

saygım sonsuz ancak itiraz ediyorum..!

"Güneşi istiyorsan; gölgeden çık..."

Konfüçyus

"Güneşi istiyorsan, kımıldama..
güneş zaten hareket halınde.."

Cioranist oblomov m.b..,

bi ş'iyler yapsak..,

bazen “oğlum bu böyle olmaz..
yalnızlık nereye kadar..
şöyle kendine helal süt emmiş bir…”
falan derken birden kendime gelir
ve böyle zamanlar için bir kenara ayırdığım 
bir kaç doz fotoğraftan birini acilen şırıngalarım..
aşağıdaki fotoğraf da onlardan biri..

nedense bu “bazı zamanlar” genellikle pazartesi günlerine denk gelir..
hafta içinin diğer günlerine de denk gelebilir ama
cumartesi pazar günlerine asla..!
cumartesi pazar günleri benim için “bi şeyler yapsak..!” günleridir..
bakın;
bir erkeğin bu dünyadaki varlığının tek sebebi; 

deniz, kaz ve ben..,

29 temmuz 2015..

perşembe..

saat 06.00
akyarlar - bodrum 

saat 16.00 da kızımın nikahı var..
uyuyamadım, fotoğraf makinamı aldım otel odamdan çıktım..
deniz kıyısına indim.

sabahın sessizliğinde kumla sabah sevişmesini yapan
denizin yanından sessizce geçip teknelerin yan yana
salındığı iskeleye geldim..
iki teknenin arasındaki daracık boşlukta
ağlara takılmış balık gibi çırpınan denize baktım.
deniz de insanın kafasını karıştırabilecek bir bakışla bana baktı..
“bu alemin tüm sırlarını bilirim ben” gibi bir bakışla bana baktı..
böyle bir bakışın karşısında kayıtsız kalamadım ve
“kızım gidiyor” dedim denize.
“gidiyor mu” dedi deniz.
“ona gidiyor denmez”

bir gün dımdızlak kalmayalım..,

"Gündem denen şey bir girdap artık.
İçine çekilene el vermeyin, ona zaten ihtiyacımız var;
ama dışında kalabileni bari tutup çekmeyelim."
"Lütfen bazılarınız ülke sorunlarından biraz izole olun, inzivada bir şeyler üretin.
Bu hengame bir gün bittiğinde dımdızlak kalmayalım."

tırnak içindeki bu sözleri sabah bir genç twitter'da yazıyordu..
evet gençtir..
çünkü biz yaştakilerin artık böyle aklı başında laflar ürettiklerini duymuyoruz..
kendisini yıllardır sosyal medyadan tanırım..
resmen büyüklerine bir haykırış bu.. 

1 dakikalık "düşünceye davet" ..,

sizi 1 dakikalık (yazıyla bir) düşünmeye davet ediyorum..
AKP reisi çıkıp “artık DİNİ bırakmalıyız” deseydi,
ya da;
CHP başkanı çıkıp “artık ATATÜRK’ün peşini bırakmalıyz”
deseydi seçmenleri ne yapardı..?
ya da
MHP başbuğu deseydi ki;