10 Ekim 2012 Çarşamba

BACHMANN .,


(Söyleşi, Kuno Raeber tarafından Münih’te yayımlanan bir dergi için yapılmıştır.)
RAEBER: Nerede yaşadığınız önemli mi sizin için?
BACHMANN: Hayır, bunun benim için artık bir önemi yok. Önem verdiğim tek şey, içinde mümkünse bir sürü kitabın bulunduğu, sakin bir oda. Sürekli yeni yerler aramak, benim için ansızın son buldu. Biliyorum, söylemek istediğiniz, hep taşınmış, bazen orada, bazen burada yaşamış olmamın, çoğunlukla nerede olduğumun hemen hiç bilinmeyişinin çok kimseyi şaşırtması. Ama yerleşik olanlar
gezginlere hep hayret ederler; gezginler de hep yerlerinde oturanlara hayretle bakarlar. Yerler konusunda gerekçe verebilmek kolay değildir ve bir insan neden belli bir yerde yaşamakta olduğunu başka bir başkasına nasıl olsa hiçbir zaman açıklayamaz. İleri sürebileceği nedenler, kendisi için de yeterli değildir: Berlin’in havası çok iyi. Roma’ya gelince, mimarisi ve göğünden on ay boyunca eksilmeyen güneşi, Münih’de en iyi konserler dinlenebilir. Hintertupfing’de insan özlediği yalnızlığa tam anlamıyla kavuşur. Paris hala en hareketli kenttir. Bütün bunları biliyoruz ama bütün bunlar, yakından bakıldığında nedenler değil; insanın kendi yarattığı kaçış noktalarını ve ağırlık noktalarını açıklamaktan kaçınmasına yarayan gevezelikler ya da resmi açıklamalardır.