male striptease..!

ben, bu yaşıma geldim tek bir striptiz izlemedim.
sahnede, çıplak gözle, kanlı, canlı....
dersem yalan söylemiş olurum..
erkek striptizi seyrettim ben.
zorunda kaldım, zorunda bırakıldım diyelim..

efenim.. şöyle oldu..

on bir yıl hayat arkadaşlığı yapmış, halen de en yakın dostum olan kadın, bana bir doğum günü sürprizi yapmıştı.
yıl 2005. o zamanlar hayatta görmeyi en çok arzu ettiğim yer olan sicilya’da, bir haftalık tatil.
italyayı neredeyse baştan aşağı üç kez dolaşmışım.
ama sicilya'yı hiç görmedim.
neyse, 8 mart 2005 akşam üzeri, palermo’da rezervasyonu önceden yapılmış harika butik otelimize yerleştik.
ertesi gün araba kiralayacak, bütün sicilya'yı baştan aşağı bir haftada katedeceğiz.
ama bu akşam benim doğum günüm ve bunun rezervasyonu tüm uğraşlara rağmen yapılamamış.
çünkü palermo’nun tüm restoranları, kulüpleri, 8 mart dünya kadınlar günü münasebetiyle partiler için kapatılmış.

8 mart dünya kadınlar gününde doğmuş olmanın inceden zevkini ve mutluluğunu her daim üzerimde taşımışımdır.
ama işte bu akşam, o akşamlardan biri değil..!!

mecburen otelden çıkıp, körlemesine kendimize yemek yiyecek ve bu akşamı kutlayacak bir yer bulmamız gerekiyor.
çıktık güzel ve şık bir şekilde otelden, daldık kulüplerin, restoranların, butiklerin olduğu ana caddeye..
her kapıda “maalesef tüm masalarımız dolu, önceden rezervasyonlu” denilerek reddediliyoruz.
bir yere geldik ki; kapıda inanın en az 20 tane victoria secret meleği içeri girmek için bekliyor. !
dedim “biz buraya girmeliyiz.!”
içeride acayip şeyler döneceğinden adım gibi eminim..!

arkadaşım yardı o melekleri ve kapıda bekleyen iki izbandut ile başladı italyanca bir şeyler konuşmaya.. ama nasıl hararetli tartışıyor, anlatamam. neyse adamlar ikna olur gibi oldu ve telsizden şeflerini çağırdı. yani tahminim, gelen şefti. onunla da bir konuşma sonunda bana geldi ve “kimliğini versene, doğum tarihine bakacak” dedi. ben şaşkınlıkla çıkardım kimliğimi götürdü. adam aldı baktı. “tamam, geçin” diye bir işaret yaptı ve ben, bekleşen meleklere “pardon, pardon..!” diyerek ileri attım kendimi.

içeri girdik ki; siz deyin 1500 metre kare, ben diyeyim 2000 metrekare hangar gibi bir alan ve içerisi silme kadın, kız dolu. belki bin kadın..! hepsi ayakta. ortada yuvarlak bir bar ve en arkada dev bir sahne var.
bizi asma katta dört masalı, yemek yenen çok şık ve lüks bir yere çıkardılar. tek bir masa boş. oturduk. etrafıma baktım. üç erkek ve yanlarında üç fotomodel ya da manken olduğu kesin kadın var. slav oldukları da kesin.
yanlarındaki adamlar otururken, onlar ayakta duruyor gibiler.. ama hepsi oturuyor..!!
sanırım üç adamın da boyu kızların bacakları kadar..!
yukarıdan aşağıdaki kalabalığı ve sahneyi mükemmel görüyoruz. yani mekanda 1004 kız ve 4 erkek var.

sordum ne oldu, ne konuştunuz diye. demiş “biz buraya gireceğiz bu akşam. sevgilimin doğum günü bugün ve ben sekreterime söylemiş olmama rağmen (yalan) rezervasyon yapmayı unutmuş. beni burada rezil etmeyin. “
adam da doğum günü olduğunu ispatla gir” demiş..
kimlikte doğum tarihini görünce ikna olmuş.

neyse olacak bitecekten, programdan heberimiz yok. bunca kişi yanılmış olamaz diyoruz. (çiftlik bankta dolandırılanlar gibi..!)
illa ki burada bu akşam bunca kişi çok eğlenecek. biz de deliler gibi eğleneceğiz.. eminim..!!

harika yemekler geldi. şarabımızı yudumluyoruz. ışıklar söndü. 1003 kadın nasıl çığlık çığlığa anlatamam.. sahne de zifiri karanlığa büründü. birden bir spot sahnede sandalye üzerinde, altında siyah bir g-string, üzerinde yine siyah kolsuz bir atlet ve kafasında siyah fötr şapka ile bir adamı aydınlattı.
tabii adamın vücudunu falan anlatmama gerek yok. lan n’oluyoruz derken adam çığlıklar arasında dans ederek önce üzerindeki atleti çıkardı ve sonra arkasına dönüp g-stringini indirdi.. !

nasıl çığlıklar atılıyor anlatamam. bizimki de katıldı çığlıklara.
oldu mu sana 1004 kadın.! biz dört erkek sessiz ve cool bir şekilde, olan biteni izliyoruz.
adam arkası dönük anadan doğma dans ediyor.
kızlar bağırıyor.
“ne diyorsunuz..?!” diyorum, bizimki bir taraftan bağırıyor bir taraftan bana laf yetiştiriyor..
“dön, dön..! diyoruz”
ve birden döndü adam…!!!