18 Şubat 2013 Pazartesi

biriktirdiklerim - 3..,



- ikide bir "çevreye verdiğiniz rahatsızlıktan dolayı" özrünüzü kabul etmiyoruz, rahatımızı geri istiyoruz. alın tabelanızı da, "siktirin gidin" buradan..

- seni ortadan ikiye 'yar'anla, sana 'yar' olan aynı kişidir her zaman..

- aşk bencildir..elini karşısındakinin içine sokarak orada "kendisine ait " ne varsa dokunmak ister

- bildiğim tek bir doğru vardır..tüm teorilerin yanlışlığı yeniden kanıtlanacaktır..ve sonra yeniden.

- her "kendimi övmek gibi olmasın ama..." sözünün arkasından en çiğ şekilde bir kendini övme geleceği kesindir..

- cabin crew cross check (c.c.c.c) Kabin ekibi çapraz kontrol demek oluyor galiba..
 kaptanın ilk kez sesini duyduğumuz anons. kaptanın sesini bize çok seksi gelmesine neden..aslında   kaptanın sesi değil, seksi olan 4 c'li bu cümle..dene bak istersen..ama yatak odası sesinle..ne kadar seksi bir sesin olduğuna sen bile şaşıracaksın..

- "bildiğimizi bilmeden bildiğimiz" şeyleri bize farkındalık yaratarak gösteren tüm yazarları, sanatçıları, hatta komedyenleri severiz..

- arada bir kendini yokla bakalım.."ne söylüyorsan, onu mu demek istiyorsun.."

- dayak yiyen doktorlar niye sürekli manşetlerde anlamıyorum..sadece dayak yiyen meslek erbabı onlar mı? bakkal, kasap, manav, eczacı, oduncu, hamal, postacı, sayaç okuyucu hiç dayak yemiyor mu?

- yükseleni yelkovan olan akreplerden korkmamak gerekir zannımca.

- insan canlısının öküz"ü deyince akla erkek geliyor ancak bunun bir de kadın versiyonu var.. şemsiyesi ile giderken hiç istifini bozmayan, karşıdan gelenlerin çil yavrusu gibi dağılmalarını, sağa sola kaçısmalarını bekleyen kadınlar..

- naneli şeker yedikten sonra üzerine su içmek ağız ferahlığının bokunu çıkarmak oluyor..fena, çok fena..

- bazı umutlar var, daha baştan acıtıyor..

- ona kötü bir şey olsun istedim zaman zaman.."aşık olsun" dedim mesela..

- her günümüzün sorusu olmalıdır "yarın uyandığımda, bugün hakkında ne diyeceğim"

- içimde bir ekskavatör benim için "çizilmiş yolun" kaldırım taşlarını söküyor..operatöre yanaşıp bağırıyorum avazım çıktığı kadar "ikide bir kaldırım taşlarını yeniliyorsunuz..önemli olan kaldırım taşları değil, yolun kendisi" diye..içinde oturduğu camdan kulübesinin penceresini açıp o da bana bağırıyor.. o "büyük şehirin işi"


çok beğendim... başka yok mu dersen;


Hiç yorum yok: