9 Ekim 2014 Perşembe

kim var imiş biz burada yoğ iken..,

tarihçi  -Harvard Üniversitesi Profesörücemal kafadar benim yazmayı hayal ettiğim tarzda bir kitap yazmış.. çok ama çok kıskandım..


Kafadar'ın kitabında on altı ve on yedinci yüzyıllar osmanlı dünyasından oldukça mütevazi dört kişi ve onlarla ilgili belgelerin ışığında peşine düştüğü bazı soruları ele alınıyor.:

babasından kalan arazi üzerindeki haklarını korumak için 1521'de divan-ı hümayuna başvuran mustafa adlı yeniçeri; (Bir yeniçeri düşünün ki, babasından kalan araziye el konulduğu için eline kalemi alıp divan-ı hümayuna başvurmakta...)

1660-64 arasında istanbul'da günce tutan seyyid hasan adlı derviş; (yiyip içtiklerini bile günü gününe yazan Balat şeyhi bir derviş, karısının ölümünü yazmakta …) 

ticaret için gittiği venedik'te 1575'te ölen ayaşlı hüseyin çelebi;  (Osmanlı’da Müslüman Türklerin dış ticaretle ilgili olmadıkları, hatta bunun özellikle istenmediğinin yanlış bir inanış olarak kalacağına dair izler )

ve rüyalarını kaleme alarak şeyhine mektupla gönderen ve bu yolla irşad edilmeyi bekleyen üsküplü asiye hatun." Evlenmeyi reddeden entelektüel bir Osmanlı kadınının rüyalarına ne dersiniz "

hepsi benim tiplerim.. daha ne olsun.. bugün başladım sabaha kadar biter..! m.b.ce

Hiç yorum yok: